İnsanoğlu binlerce yıldır virüs, mantar ve bakteriler ile  iç içe varlıklarını sürdürmektedir, insanlarda olduğu gibi bu mikroorganizmaların da bulunduğu alanda üreyip çoğalarak varlıklarını sürdürme çabası DNA yapılarında vardır. Mikroorganizmaların bir çoğu canlı konak seçerek üremek istediği için özellikle insanlarda hastalıklar, kalıcı rahatsızlıklar ve ölüm gibi sonuçları dünya tarihi boyunca sürmüştür, kimi zaman bu etki , epidemi (bölgesel salgın hastalık) şeklinde kimi zaman da pandemi (küresel salgın hastalık) şeklinde insanları etkilemiştir.

Bilim adamları virüs ve gözle görülemeyen ve hastalık yapan bu organizmaları fark ettikten sonra bunların zararlı  etkilerinden korunmak ve kurtulmak  ile alakalı çeşitli önlemler almışlardılar. Önceleri çeşitli bitki ve karışımlarını, alkol ve alkol türü sıvı bileşenleri  kullanılmıştır, teknolojinin gelişmesi ve bu tür mikroorganizmaların  daha yakından incelenmesi ile plazma-ozon , hepa filtrasyon ve ultraviyole ışıma teknolojisi günümüzde yaygın olarak sterilizasyon işlemlerinde kullanılmaya devam etmektedir.                                      

Günümüzde sterilizasyon  amaçlı yaygın olarak kullanılan teknolojilerin farklı yan etkileri ve kullanım zorlukları olduğu bilinmektedir, örneğin dezenfektan olarak kullanılan kimyasallar cilt için zararlı olduğu gibi, yüzey temizliği sırasında aşındırıcı ve yakıcı özelliğinden dolayı kullanılan materyalde yıpratma etkisi vardır, ozon/plazma adı verilen yöntem akciğerde kristalize etkisi olduğu gözlemlendiği için, izole bir alanda, kısa süreli  çalışmalı ve kullanımı sırasında çevrede insan olmaması gerektiği bilinmektedir, Hepa filtrasyon uygulamalarında filtreler 0,01mm partikülleri tutarlar ancak virüs boyutu 0,00001 mm olduğundan virüsler hepa içinden raharlıkla geçebilirler. Ultraviyole ışık kullanımı yaygın tercih edilen diğer bir sterilizasyon işlemidir fakat bu sistemde de ışıma süresince çevrede hiçbir canlı uv ışınına maruz kalmamalıdır. Açık çalışan Uv ışığı göz retina ve kornasına zarar verdiği ve cilt kanserine yol açtığı kanıtlanmıştır.                                   

Bilindiği gibi insan için en zararlı mikroorganizmalar  virüslerdir. Virüsler genelde  insandan insana hava yoluyla bulaşır ve sonu ölümle bitebilecek hastalıklara neden olurlar. Özellikle insan için ‘soluduğumuz hava temizlenmeden virüs ile mücadele mümkün değildir’. Hastane, ofis, muayenehane, okul, sinema, gıda üretimi yapılan tesislerde, toplantı salonları gibi kapalı  ve  kalabalık alanlarda  insan varken etkili bir sterilizasyon işlemi çok zor, yetersiz ve risklidir.  mtf elektroteknik HAVA STERİLİZASYON cihazı bu sorunlar üzerine üretilmiştir. kalabalık yaşam alanlarını  çevre, gıda ve canlılara  hiçbir zarar vermeden sterilize eder, virüs, mantar ve bakterilerin  DNA yapısını bozarak etkisiz hale getirir, çalışma prensibi çok basittir; geliştirilmiş santrifüj  fan ortamdan havayı emer, cihaz içi toz filtresinden geçirir, ışıma tüpü hacmi boyunca izole edilmiş yoğun 254nm Uv-C (antiseptik ultraviyole ışık)  ışıma etkisinden geçirerek havada asılı mikroorganizmaları  %99.9 oranında etkisiz hale getirir ve steril edilmiş temiz havayı tekrar çalıştığı ortama geri verir. Sterilizasyon işlemi sürerken ortamda bulunan hiçbir gıda ve canlılara yan etkisi yoktur. Son derece sessiz (57db), düşük sarfiyatlı (277watt) ve sterilizasyon işlemleri bakımından en etkili çözümdür. Çalıştığı ortama ozon ve karbon monoksit  salınım yapmaz. Gıda paketleme tesislerindeki raf ömrü uzatılması  için kullanılan kanserojen etkiden astım hastalığına kadar sebep olduğu bilinen Koruyucular (E200-297), antioksidanlar (E-300-321) ve geniş amaçlı gıda etki maddeleri (E-900-927) kullanımına gerek kalmadan daha sağlıklı gıda üretimi ve paketlemesi yapmak mümkündür. mtf elektroteknik HAVA STERİLİZASYON cihazı hava sterilizasyonu ihtiyacı olan tüm ortamlarda kullanılabilir.